11 Ağustos 2015

Fantastic Four

1961 yılında çizgi roman sektörü durgunluktaydı. DC 1940'lı yıllardaki kahramanları geri getirmeye başlamış ve yapraklar kıpırdanmıştı. Fantastic Four Marvel'ın bu harekete karşı ilk hamlesiydi. Ardından Spider-Man, X-Men ve Avengers gelecekti. Çizgi romanın Silver Age denilen dönemin o ikonik Marvel kolleksyonu böyle şekillenmeye başladı.



Dün 20th Century Fox'un son Fantastic Four filmini seyrettik. Ne yalan söyleyim üzüldüm. 2012'de Avengers gösterime girdiğinde ve gelmiş geçmiş en çok seyredilen 3. film olduğunda ne hissettiysem tam tersini hissettim. Avengers çizgi roman alt kültürünün 2000 ve 2010'lu yılların kültür dokusuna vurduğu damganın en son noktasıydı. Fantastic Four ise belki de bu gidişin sert bir U dönüşüyle düştüğü nokta olacak. 

Film ile ilgili eleştiriler ikiye ayrılıyor. Bir grup "Felaket" diyor, diğer grup da "Ya o kadar da felaket değil" diyor. İkisi de haklı aslında. Film o kadar da felaket değil. Miles Teller biraz kıpırdatıyor filmi kurtarmak için. Diğer oyuncu kadrosu da iyi bir kimya yakalamışlar, Özellikle Kate Mara bayağı özgün bir Sue Storm koyuyor ortaya.

Ama olmuyor. Neden olmadığının sebebi de tek değil.

Birinci ve ana sebep doygunluk. 2008 yılında  Iron Man filmi yapılırken duyduğumuz heyecanı artık duyduğumuzu söyleyemeyeceğim. Her yıl 5-6 tane çizgi roman filmi seyrediyoruz artık. Neredeyse 2025'e kadar DC ve Marvel'dan 10 küsür film planlanmış durumda. Yani özetle doyduk.

Marvel bunun bilincinde ve buna göre doğru hareketler yapıyor. Avengers: Age of Ultron'u yaparken Avengers'daki başarıyı tekrar etmelerinin mümkün olmayacağını, seyircinin doyduğunu biliyorlardı. Şablonu kopyalayan bir devam filmi yapmaktansa farklı yönlere giden, karakterlere odaklanan, geçmişle bağlarını koruyan ve geleceğe de kapılar açan bir film yaptılar. Öncesini ve sonrasını bilmediğiniz bir çizgi romanı açıp okuduğunuz zaman nasıl bir his alırsanız Age of Ultron da o hissi veriyordu. Sadık izleyiciler için daha çok şey vardı içerde, casual izleyiciler içinse düzgün bir film.

Fantastic Four ise seyircinin FF'in ortaya çıkış hikayesine aynı heves ve iştah ile yaplaşacağı varsayımından işe başlıyor. Ve başladığı anda çakılıyor.

İkinci sebep de ortaya çıkış hikayeleri ile ilgili. Çizgi roman filmleri Marvel Cinematic Universe'e kadar asla bir başarı zinciri haline gelmedi. Çizgi roman'dan oyarlanan film diyince hep o kahramanın en bilinen hikayesi, yani ortaya çıkış hikayesi geldi akıllara. 1970'lerin Superman'i bunu biraz yıktı sadece. Ve Marvel. Iron Man'i artık tanıyoruz. O mağarada olanlar geçmişte kaldı. Seyircinin Marvel Cinematic Universe'e pozitif tepkisinin arkasındaki bir sebep de en sonunda ortaya çıkış hikayelerini aşıp da özgün hikayeler anlatmaya geçilmesinin verdiği tatmindi. 

Sony The Amazing Spider-Man ile bir ortaya çıkış hikayesi anlattı en son bize. Bu riskli bir hamleydi. Fakat Sony bu hamleyi çok iyi yönetti. Sam Raimi'nin Spider Man'inin bir kopyasını yapmadı. Sam Raimi'nin Spider Man'inin iyi çalıştığı yerleri bile alıp da aynen kullanmaya çalışmadı. Özgün kalabildi. Daha da önemlisi Marvel Cinematic Universe'den örnek alıp Spider-Man'in daha büyük bir resmin parçası olduğu havasını yaratabildi.

Fantastic Four ise klasik bir ortaya çıkış hikayesi olmanın bir adım ötesine gitmiyor. Ve sıkıldık artık bundan. 2005 yılındaki Fantastic Four büyük beklentilerle yapılmış bir filmdi ve hayal kırıklığı yaratmıştı. 2015 versyonu 2005 versyonundan hangi alanda daha iyi derseniz ancak özel efekt ve görsellikten az miktarda puan verebilirsiniz. 

Üçüncü sebep Fantastic Four'un doğası ile ilgili. Hulk da Fantastic Four da ekrana taşıması kolay olmayan çizgi romanlar. Marvel Hulk ile ancak üçüncü denemede bir noktaya gelebildi. Fantastic Four da zor bir yaratıcılık problemi. 

Fantastic Four'un popülerliğinin en önemli sebebi aksiyon boyutu ya da insani boyut değildir. Fantastic Four her zaman en ağır bilim kurgu sularında yüzen Marvel çizgi romanı olmuştur. Silver Surfer gibi kozmik bir karakter barındırması bile bunu söyler. Öyleyken Fantastic Four'dan insani bir bir hikaye çıkarmaya çalışmak vs. sizi zor noktalara götürebilir. Fantastic Four'u olduğu şey yapan tekno-sci fi şu görselliktir:


60'lar ve 70'lerin başında FF'i bir çizgi roman ikonu yapan bu Kirby stilidir. O yüzden stil sahibi olmayan ve bu temayı (ya da kendi yaratacağı başka özgün bir temayı) kullanmayan bir Fantastic Four uyarlamasının şansı her zaman çok azdır.

Son olarak da filmin tüm kültürel bağlantıları dışında kötü bir film olması gerçeği var. Filmi Kevin Costner çekseydi ve paralel evrene seyahat sahneleri yerine beyzbol maçları kurgulasaydık da filmde çok bir şey değişmezdi herhalde. Film kötü bir hikayeyi sıkıcı bir şekilde takip ediyor. Hikayenin herhangi bir noktasında ilginç bir şey olmasını bekliyorsunuz. Ama film bunun yerine ortaya çıkış hikayesi şablonuna daha sıkı sıkı sarılmayı tercih ediyor. 

Ve sonuç malesef fiyasko.

Fox Fantastic Four'dan çok umutluydu. 2017'de devam filmini programa bile almıştı. Fakat ilk hafta performansı en kötü Marvel filmi oldu Fantastic Four. Tüm performansta da aynı başarısızlığı tekrarlayacak gibi. Filmin kara geçmesi için DVD ve dijital satışların başlaması gerekebilir gibi görülüyor. Böyleyken Fox eminim planlarını bir daha gözden geçirecektir. Hatta tüm çizgi roman uyarlamaları bir durum değerlendirmesi yapacaktır.